Yaşanması zor yazılması daha kolaydır bazı şeylerin ve ben yazmayı seçtim.
Öne Çıkan Yayın
Büyüttüm... Şimdilerde koskoca bir delikanlısın yüreğimde...
Ben yeterince sevdim seni yillar rağmen. Kimsenin ulaşamayacağı yere kaldırdım mazimi.Dokunmaya kıyamadıklarımla sevdim. Sadece uyumad...
10 Aralık 2016 Cumartesi
Bazen kırmızı olurdu gözleri
Kıpkırmızı gözleri vardı
Bazen ateşten daha sıcak daha yakıcı
bazen...
Aralarına karlar karışmış saçları vardı uzun uzun uğraşırdı onlarla
Bazen daha huzurlu bazen daha cennet
bazen...
Çokta uzun sayılmazdı ama dev aynaları vardı ( ahhhh birde benim gözümle baksaydı)
Bazen avuçlarımda bazen uzağımda
bazen...
Kendine has konuşması vardı hala dün gibi söyledikleri
Bazen kulağımda bazen uykularımda
bazen...
Hiç arkasına bakmadan afilli gidişleri de vardı kapıyı çalıp ben geldim deyişleri de
Ben de hep o vardı aslında
Bazen en güzel anımda bazen haykırışlarımda
bazen...
bazen...
bazen...
3 Aralık 2016 Cumartesi
Dilerim yalnızlığın kalabalıkta olsun
Beni başka hayatlarla mutlu olmak zorunda bıraktığın için
Gülmeyi cebine koyup ağlamayı bende unuttuğun için
En çaresiz anımda saçıma atılan her makas için
Yüzümdeki çizgiler, uykusuz geçen her gece, insanlara güvensizliğim, gözlerimdeki donukluk, kalbimdeki yara, avuçlarımdaki çaresizlik ... için
Senden bugün bir daha nefret ettim sevgilim...
(Hiç mi iyi bir şey yapmadin.Elbette yaptın. Gittiğin iyi oldu)
18 Kasım 2016 Cuma
Evvel zaman içinde bir bugün varmış
Hiç aklımda yokken çıktın karşıma
Denizi daha mavi güneşi daha sıcaktı gözlerinin
İçimde kuvvetli bir rüzgar var sanki saçlarım uçuşuyor yüzümü kapatırcasına ve ben sana bakıyorum
Dahada derinleşiyor sukütun
Fısıldıyor dudakların hiç kıpırdamadan
Konuşmadan anlaşabilmek değilmiydi zaten aşk?
Başardın o günden sonra rüzgar aşk getirmedi velakin kırıntıları götürdü
Geceleri,şarkıları,kokunu,resmini...
Ya var ol hayatimda ya da yok ol
Böyle olunca masal tadında kalıyorsun
Bir varmış bir yokmuş diye başlıyor cümleler ama yazık ki onlar ermiş muradına diye bitmiyor.
16 Kasım 2016 Çarşamba
Ayağımın altı doğuştan cennet -yine iyisin-
Vücudumun en üst köşesinde taht kurmuştun oysaki
Önce başımın üzerinden gözlerime düştün her damla gözyaşımda attim seni
Aklım zaten hiç bir zaman kabul etmemişti dinlemesemde
Dudaklarima indin usulca ne yazık sevgi dolu sözlerimin tükendiği yerdeydim ve düştün
Sonra kalbim vardı defalarca kırdığın sana kapısını bile açmadı bu defa, misafir olduğunu bile bile kirletmek istemedi küçücük odasını
Ellerime geldin biraz sevdim tabi insan sevmez mi? Özlemişim. Öyle ya insan sevdiği yemeğin kırıntısını bile bırakmaz.
Damarlarımda sen dolaşırken kafamın içinde bir uğultu geldi öncelerden. Hani film şeridi gibi geçer ya hayatın gözlerinden.
Başımın üzerinden ellerime kadar getiren o uğultu ellerimin çözülmesine sebepti ve bıraktım
Anlayacağın büyük depremdin bende.Hani biz olmuştuk ya sözüm ona enkaz altında kalan bir ben oldum
Ben oradan sensiz çıktım...
Artık sen layık olduğun yerde ayaklarımın altındasın.
(benim ayağımın altı da cennet hadi yine iyisin)
4 Kasım 2016 Cuma
Her bitiş bir başlangıçsa ben başladım bitirmeye
Her bitiş bir başlangıçtır demis yasayan
Yaşadıkta kim daha güçlüydü zamandan.
Yahut kim verebilirdi narkozu bu derece, artık hissetmiyorum mesela
Yavaş yavaş beynimde donuyor cümlelerim, gideceği adres şaşmış ve ben ondan şaşkın
En güçlü ilacı aldı vücudumun her noktası zaman sen nelere kadirsin...
Hiç bir ölmek bu kadar tatlı olmamıstı
Elimde köpüklü kahvem her gün öldüğünü görüyorum ama canım yosun bağlamış zerre yanmıyor.
Küllerini süpürüyorum bir boşluğa tekrar doğmayasın diye
Bütün suç aletlerini kaldırdım ortadan ve sen ölüyorsun toprak atmak bile gelmiyor içimden yalanı sevmem bilirsin
İkimizden biri hep fazlaydı sanırım koca dünyaya birlikte sığamadık
Bugüne kadar ben öldüm hergün
Bakalım kimde kefen daha afilli duracak
Şimdi sıra sende ben geri döndüm. ( benim yaşamam için senin bende ölmen lazımdı)
Öyle bir gülmek ki güleni ağlatır
Tek bir dişinin bile gözükmediği gülmeler gördüm ben
Öyle bir gülmeydi ki...
Bir de hayatın akışını değiştiren, dünyayı tepe taklak eden, bildiklerini unutturan bir ağlama gördüm.
Ahhhh keşke insanların kılavuzu olsa da okusak ya da bir fragmanını verseler önceden de hata yapmasak ya da son kullanma tarihi olsa bozulunca atsak
Keske kaderimizdeki insanla kırılmadan önce merhabalaşsak
Ne garip büyümek dedikleri şey
Hayatın kimseye adaletli davranmadığını tekrar görüyorum
Kimi acının a sını yaşamamışken kimi acıya dair bütün kelimeleri ezberlemiş, masallara inanmayı çoktan bırakmış
Kimi parasızlığa kazık çakmış kimi elinin kirinde tutuyor parayı
Hakikaten mükafatı nerede bu yaşanmışlığın
Muhasebesini kim tutuyor? Nerede başlıyor bu oyun ve ne zaman bitiyor?
30 Ekim 2016 Pazar
Son duraktayım...
Sayfalarca yazıp sildim. Sonra döndüm bu defa tek bir cümle yazdım sana tekrar sildim. Bazen ne söylesen yersiz ne söylesen bu yaşananın tarifi yok. Geçmişten mi bahsedeyim bugünümden mi göremediğim yarınımdan mı? Ben sana çok yazdım söyleyemediklerimi ne sen anladın ne kıymet bildin. Artık yazmak bile sıradanlaştı gözümde. Tek bir ortak yanımız kaldı. İkimizinde haketmediği şeyler vardı. Ben senin yaptıklarını haketmedim mesela sense beni. Çok matah birşey değilim aslında ama iyi sevdim seni. Layıkıyla yaşadım aşkı ve layıkıyla yaşadım ayrılığı...
Senelerce en iyi aşķı ben yaşamıştım oysa. Bir tek sen değişmedin hayatımda sohbetimi paylaştığım insanlarda değişti elbet. Aşktan anlayamayan hiç aşık olmamış gibi bir imaj çizmişim herkese farketmeden. Tabi bendeki seni bilmeyenler soğuk kanlılığıma aldanıyor haliyle. Bilseler senden sonra hiç bir ayrılık kan kusturmaz bana. Hiç bir ağlamak ağıtla son bulmaz. ( seni tanısalardı beni çözmüş olacaklardı oysaki )
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)