Yaşanması zor yazılması daha kolaydır bazı şeylerin ve ben yazmayı seçtim.
Öne Çıkan Yayın
Büyüttüm... Şimdilerde koskoca bir delikanlısın yüreğimde...
Ben yeterince sevdim seni yillar rağmen. Kimsenin ulaşamayacağı yere kaldırdım mazimi.Dokunmaya kıyamadıklarımla sevdim. Sadece uyumad...
18 Kasım 2016 Cuma
Evvel zaman içinde bir bugün varmış
Hiç aklımda yokken çıktın karşıma
Denizi daha mavi güneşi daha sıcaktı gözlerinin
İçimde kuvvetli bir rüzgar var sanki saçlarım uçuşuyor yüzümü kapatırcasına ve ben sana bakıyorum
Dahada derinleşiyor sukütun
Fısıldıyor dudakların hiç kıpırdamadan
Konuşmadan anlaşabilmek değilmiydi zaten aşk?
Başardın o günden sonra rüzgar aşk getirmedi velakin kırıntıları götürdü
Geceleri,şarkıları,kokunu,resmini...
Ya var ol hayatimda ya da yok ol
Böyle olunca masal tadında kalıyorsun
Bir varmış bir yokmuş diye başlıyor cümleler ama yazık ki onlar ermiş muradına diye bitmiyor.
16 Kasım 2016 Çarşamba
Ayağımın altı doğuştan cennet -yine iyisin-
Vücudumun en üst köşesinde taht kurmuştun oysaki
Önce başımın üzerinden gözlerime düştün her damla gözyaşımda attim seni
Aklım zaten hiç bir zaman kabul etmemişti dinlemesemde
Dudaklarima indin usulca ne yazık sevgi dolu sözlerimin tükendiği yerdeydim ve düştün
Sonra kalbim vardı defalarca kırdığın sana kapısını bile açmadı bu defa, misafir olduğunu bile bile kirletmek istemedi küçücük odasını
Ellerime geldin biraz sevdim tabi insan sevmez mi? Özlemişim. Öyle ya insan sevdiği yemeğin kırıntısını bile bırakmaz.
Damarlarımda sen dolaşırken kafamın içinde bir uğultu geldi öncelerden. Hani film şeridi gibi geçer ya hayatın gözlerinden.
Başımın üzerinden ellerime kadar getiren o uğultu ellerimin çözülmesine sebepti ve bıraktım
Anlayacağın büyük depremdin bende.Hani biz olmuştuk ya sözüm ona enkaz altında kalan bir ben oldum
Ben oradan sensiz çıktım...
Artık sen layık olduğun yerde ayaklarımın altındasın.
(benim ayağımın altı da cennet hadi yine iyisin)
4 Kasım 2016 Cuma
Her bitiş bir başlangıçsa ben başladım bitirmeye
Her bitiş bir başlangıçtır demis yasayan
Yaşadıkta kim daha güçlüydü zamandan.
Yahut kim verebilirdi narkozu bu derece, artık hissetmiyorum mesela
Yavaş yavaş beynimde donuyor cümlelerim, gideceği adres şaşmış ve ben ondan şaşkın
En güçlü ilacı aldı vücudumun her noktası zaman sen nelere kadirsin...
Hiç bir ölmek bu kadar tatlı olmamıstı
Elimde köpüklü kahvem her gün öldüğünü görüyorum ama canım yosun bağlamış zerre yanmıyor.
Küllerini süpürüyorum bir boşluğa tekrar doğmayasın diye
Bütün suç aletlerini kaldırdım ortadan ve sen ölüyorsun toprak atmak bile gelmiyor içimden yalanı sevmem bilirsin
İkimizden biri hep fazlaydı sanırım koca dünyaya birlikte sığamadık
Bugüne kadar ben öldüm hergün
Bakalım kimde kefen daha afilli duracak
Şimdi sıra sende ben geri döndüm. ( benim yaşamam için senin bende ölmen lazımdı)
Öyle bir gülmek ki güleni ağlatır
Tek bir dişinin bile gözükmediği gülmeler gördüm ben
Öyle bir gülmeydi ki...
Bir de hayatın akışını değiştiren, dünyayı tepe taklak eden, bildiklerini unutturan bir ağlama gördüm.
Ahhhh keşke insanların kılavuzu olsa da okusak ya da bir fragmanını verseler önceden de hata yapmasak ya da son kullanma tarihi olsa bozulunca atsak
Keske kaderimizdeki insanla kırılmadan önce merhabalaşsak
Ne garip büyümek dedikleri şey
Hayatın kimseye adaletli davranmadığını tekrar görüyorum
Kimi acının a sını yaşamamışken kimi acıya dair bütün kelimeleri ezberlemiş, masallara inanmayı çoktan bırakmış
Kimi parasızlığa kazık çakmış kimi elinin kirinde tutuyor parayı
Hakikaten mükafatı nerede bu yaşanmışlığın
Muhasebesini kim tutuyor? Nerede başlıyor bu oyun ve ne zaman bitiyor?
30 Ekim 2016 Pazar
Son duraktayım...
Sayfalarca yazıp sildim. Sonra döndüm bu defa tek bir cümle yazdım sana tekrar sildim. Bazen ne söylesen yersiz ne söylesen bu yaşananın tarifi yok. Geçmişten mi bahsedeyim bugünümden mi göremediğim yarınımdan mı? Ben sana çok yazdım söyleyemediklerimi ne sen anladın ne kıymet bildin. Artık yazmak bile sıradanlaştı gözümde. Tek bir ortak yanımız kaldı. İkimizinde haketmediği şeyler vardı. Ben senin yaptıklarını haketmedim mesela sense beni. Çok matah birşey değilim aslında ama iyi sevdim seni. Layıkıyla yaşadım aşkı ve layıkıyla yaşadım ayrılığı...
Senelerce en iyi aşķı ben yaşamıştım oysa. Bir tek sen değişmedin hayatımda sohbetimi paylaştığım insanlarda değişti elbet. Aşktan anlayamayan hiç aşık olmamış gibi bir imaj çizmişim herkese farketmeden. Tabi bendeki seni bilmeyenler soğuk kanlılığıma aldanıyor haliyle. Bilseler senden sonra hiç bir ayrılık kan kusturmaz bana. Hiç bir ağlamak ağıtla son bulmaz. ( seni tanısalardı beni çözmüş olacaklardı oysaki )
29 Ekim 2016 Cumartesi
Büyüttüm... Şimdilerde koskoca bir delikanlısın yüreğimde...
Ben yeterince sevdim seni yillar rağmen. Kimsenin ulaşamayacağı yere kaldırdım mazimi.Dokunmaya kıyamadıklarımla sevdim. Sadece uyumadan önce aklımda son kalanlarla değil ettiğim dualarda sevdim, sabahın körü işe giderken yolda düşünerek sevdim. Etrafimdaki gözlere aldırmadan bir şarkı çaldığında gözlerimi yumarak dinledim ve senin sesinden sevdim seni. Birinin elinde valiz gördüğümde içimdeki yangınla ve gözlerimden akan her yaşla suladım sevgimi. Bende çoktan yeşerdin.
Bir aşık gördüğümde imrenerek sevdim. Çok erkeğe benzetmek istedim seni bazen saçını bazen elini bazen gözlerini... evet benzettim de hiç biri sen değildi biliyorum. Hatta bazen akşamları sesini duyup arkama döndüğüm oldu. Kaderin cilvesi işte olsun... Hayalinle bile konuştum yeri geldi hesap sordum baktım bana yer yok sende. Ben sana kendimde koskoca bir yer ayırdım. Sen gittin tekrar büyüttüm seni. Şimdilerde koskoca bir delikanlısın yüreğimde...
28 Ekim 2016 Cuma
İstanbul -5 derece ben -sensiz
Sen içimdeki yağmursun karla karişik. Yağmasan kuraklik yağsan sel olurum. Gittiğinden beri toz toprak her yer. Gel yine çamuruna bula beni. Ardından bakarken gözlerime doluşuyor uykusuz geceler. İstanbul -5 derece ben eksi sensiz. İstanbuldan daha soğuğum bu gece. Güneşli bir günde gidip yağmurunu bana bıraktin. Ve ben o yağmurda üşümeye başladim...
Yine gel yaz yağmuru ol bir defa da. Ilık ılık yağ üzerime. Korkmadan ıslanmayı özledim gözlerinde. Senin yağmurun benim yaşlarıma karışmasın bir defa. Ben senin yağmuruna karışayım. Ben sele kapılmaya da razıyım.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)