Yaşanması zor yazılması daha kolaydır bazı şeylerin ve ben yazmayı seçtim.
Öne Çıkan Yayın
Büyüttüm... Şimdilerde koskoca bir delikanlısın yüreğimde...
Ben yeterince sevdim seni yillar rağmen. Kimsenin ulaşamayacağı yere kaldırdım mazimi.Dokunmaya kıyamadıklarımla sevdim. Sadece uyumad...
29 Aralık 2017 Cuma
Korkulu sevmek
Herkes kaybetmekten korktuğu için yalan söylemişti bana. Bense kaybetmek pahasına doğruları söyleyen..
Hangimiz daha çok sevdik şimdi?
Gözünü karartan benmi gözümden düşen sen mi?
Yalanın renklerine rastlamadım ben.Sevdiklerimiz tarafından teselli etmek için kullanılan bir pembe yalan hikayesi vardır ya hani ben rengine göre ceza kesmedim hiç.
Öyle olsaydı doğrularında renkleri olmazmıydı?
Kaybetme korkusu insana herşey yaptırırmış. Yaptirirmışta o kadar kaybetmekten korkan yalanı saplarmıydı sevdiğine
Şimdi hangimiz daha çok sevdik?
Kaybetmeyi göze alan ben mi ayrılığı oyun sanan sen mi?
27 Kasım 2017 Pazartesi
Hayat aşkı yaşadıgın kadardır
Aşk herşeye rağmen iyiki demeyi gerektirir.Bir yanın nereden tanıdım diye isyandayken kimsenin bilmediği diğer yanın iyiki aşkı tanıdım der.
Aslında aşk dediğimiz şey beyin ölümünün gerçeklesmesi kalbin parmak uçlarına kadar hükmetmesidir. O yüzdendir gördüğün an kutuplarda gibi hissedip titremen. Terin bile soğuktur. Oysa kalbine güneş oturur. Vücuduna inat kalbin sıcacıktır.
Aşkı bilmeyen yaşadım demesin. İşte tam aşık olduğun vakittir yaşamak.
"HAYAT AŞKI YAŞADIĞIN KADARDIR" gerisi hayat işte yuvarlanıp gidiyoruz.
25 Kasım 2017 Cumartesi
Yazmayali bir mevsim daha bitmiş habersiz
Yazmaların en güzeli içinden akmasıdır. Dudaklarından dökülemeyen her kelam gün gelir kaleminden dökülür bembeyaz bir sayfaya. Bazen sayfayı karartır cümleler bazen okurken için kıpırdar.
Yeniden yaz geldi sanırım dört bir yanım çiçek böcek.Küçücük bir odada hapsolmuş bütün hüznüm geride kaldı üç artı bir koskoca evde sevincim. Beklemeyi unutalı çok zaman oldu. En son hangi filmi seyrettiğimi düşününce ne kadar da boşlamışım kendimi. Bu kadar zaman kendimi beklemişim.
Yazmayalı çok zaman olmuş...
6 Temmuz 2017 Perşembe
Hayat nefesini kendin için alınca yaşam olur
Hayata nereden bakarsan oradan görürsün her zaman. Hiç kimseyi merkezine almamalısın ki gidince arkasından geri gelsin diye her gün su dökmek zorunda kalma. Zordur sevdiğinin dilinde şiir olamamak o zaman şair olur sen yazarsın satır satır içindekileri. Koskoca bir deprem belirir kalbinde bazen seneler alır artçıların geçmesi bazen anlık gelir geçer. Zamanla anlık bile gelmez ya aklına en zoru da o. Düşünmek istersin nasıldı diye yüzünü bile unutursun...
Aşk yine de güzel şey. Acısı bile güzeldir. Düşünsene hiç aşkı tanımamış yaşamamış belki de hiç yaşamadan ölecek insanlar var. Şükürler olsun yaşadığım her duyguya. Sabrı öğrendim, beklemeyi öğrendim, ağlayarak dua etmeyi öğrendim, uzun zaman aldı ama unutmayı bile öğrendim...
30 Mayıs 2017 Salı
Senden kalma ben
Senden kalma şarkılar var dilimde birlikte bağıra bağıra söylediğimiz
Bazen ne çok hata yapmışım diyorum kendime
Her anı verilirmi kendini bilmez birine
Sonra gözlerin geliyor aklıma, yüzümde bir buruk gülümseme hemen arkasından.
Gevşiyorum. Elim ayağım dolaşıyor hala ve kendimi affediyorum
Belki diyorum belki de olmasaydı hiç aşık olmadan göçüp gidecektim.
Bu aralar deli gibi yediğimiz poğaçalarda aklım şu hani her ramazanda sıcak çıkandan
Çift kaşarlımıydı çift hamurlumuydu hatrımda değil ama pahalıydı o kalmış aklımda
Gülümsüyorum. Poğaçaya pahali dediğime göre çocukmuşum fazlasıyla
Hatıralarım biraz silik ama bazen yaşıyor gibi oluyorum
Hani acısıyla tatlısıyla derler ya bitenin ardından öyle bir şey işte
Bir gün yağmur yağıyor ve biz deli gibi kavga ediyoruz konusunu bilemedim
Ben arabadan kapıyı çarpıp iniyorum
Hava fazlasıyla karanlık kış olduğundan sanırım
Sonra dolaşıyorum avare gibi
Küçük yer malum sonra bir bakıyorum karşımda sen,elinde sigaran, yüzün asık, üzerinde siyah şişme yeleğin içinde de rengini unuttuğum bir polar ama şapkalı
Geliyorsun tanışmamış gibi geçiyoruz yanyana
Ne çok sinirlendirirdim seni kimbilir yine naptım
Burnumu yerden kaldırmam malum
Sonramı barıştık tabiki de yine hatırlamıyorum nasıl olduğunu
Önceden o günler çabuk geçsin isterdim sana kavuşmanın hayaliyle
Çabuk geçti geçmesine de sonraki bölüm ayrılıkmış
Ne çok şeyi bilememişim...
26 Mayıs 2017 Cuma
Bir kokun bir korkun sarıyor
Bazen o kadar benziyorlar ki sana gözlerim doluyor aniden
Bir anlık bakışı benzettiğimde oluyor, ağzını yamultarak gülüşünü benzettiğimde
Bazen adın çıkıyor karşıma bazen memleketin...
Bir sen çıkmadın be bir sen benzemedin hayalimdeki sana
Ne güzeldir sevdiğinin sevdiği olmak
Bir çınar belirir bir anda tam sırtını yaslayacağın yerde
Deprem olur kalbinde ve o sallantı hiç geçmez aklın mı çoktan cebinde
Kimin daha çok sevdiğinin muhasebesini yapmıştık birlikte
Her seven benim gibi olsaydı çoktan zengin olmuştu zavallı yüreğim
Şimdiyse sana benzer suretlerde seni yaşatıyorum
Bir kokun sarıyor etrafımı bir korkun
24 Mayıs 2017 Çarşamba
Çaresizliğimsin
Sen benim caresizligimsin.
Hani şimşek çakınca havai fişekler belirir aydınlanır gökyüzü ya ama gel gelelim aydinlatsa da şimşektir işte.
Tam da öylesin
Hayatım seninle aydınlık ama kıyamet kopacak gibi de sesler var kulağımda ve ben korkuyorum
Sen varken bisey olmaz bana biliyorum.
Gel görki sana da bisey olmasindan korkuyorum.
Güneş açmayacak bizim için en kötüsüde ben herşeyi görüyorum
Yine seviyorum
Yine özlüyorum
Yine bekliyorum
Yine istiyorum ama sonra yine vazgeçiyorum.
Kim suclu yada hakli olan kim yada ben galip gelsem ne yazar mutlu olmadiktan sonra dimi? Hayat ne garip ben butun yollari kapatiyorum ama her yol yine donup sana cikiyor
Ne acı
Ben kahve yapmayı öğrenmiştim senin için köpüğü en bolundan yalnız içiyorum
Hiç susmayan ben öyle bir sustum ki tam da istediğin gibiyim
Saçlarımda beyazlar çıkmaya başladı
Zaman kimseye torpil geçmiyor
Hergün yeniden bakıyorum kendime geldiğinde hüsrana uğrama diye
Ama ne sen geliyorsun ne de makyaj kapatmaya yetiyor mutsuzluğumu
Yine üzülüyorum ama sonra vazgeçiyorum
17 Mayıs 2017 Çarşamba
Filmin fragmanı gercegi yansıtmaz
Film gibiydik belki
Ben seninle hayatımın rolünü oynadım
Fragmanı izlerken güzeldi aslında ama hep aynı terane halka oynuyor bu fragman
Bilemedim...
Sen oscarlık bir kahraman
Herkesi inandırdın sevdiğine kendin dahil
Soğukkanlılıkla filmin bitişini bekledin sonra son yazısıyla tokalaşıp kayboldun
Ben profesyonel değildim senin kadar aşık oldum
Sense hayatında figuranlar kadar bile göremedin
Filmin konusu ayrı dünyaların insanı olmaktan dem vuruyordu
Evet ayrı dünyaların insanıyız
Benim dünyamda yalana yer yok
Senin dünyanda ise bana
13 Mayıs 2017 Cumartesi
GünEŞİM bulutlu
Hayat işte yuvarlanıp gidiyoruz
İnsanlar değişiyor hayatımızda
Kimi zaten gidiciydi kimi ise kalıcı yerleşiyor
Önceleri kaşını çatsa ağlayacağım insan şimdilerde küfretse sesi gelmiyor
Bazılarının en çok fiyakalı gidişlerini sevmişim
Bazılarının kalması mutluluk sebebim
Ben yine aynı benim de tanıma şerefine nail olan da var selamını hiçe saydığım da
Seçici arkadaşlıklar edindim sağlam geçici olduğu da olmuştur
Hayat iste yuvarlanıp gidiyoruz
Bazen güneş açıyor nedensiz bazen de bulutlanıyorum
Geçmişin hesaplarını çoktan ödediğimi sansam da ara ara yokluyor rüyalarımı
Günler çoktan birbirini kovalayıp yıllara bırakmıştı kendini oysa
Yine de aşkı tattığım için şükrediyorum
Karakterim bir hayli kilo aldı
Obez olmak üzereyim her yapılanı sineye çektiğimden olsa gerek
Ruhumu doyuramadım bir türlü zavallım hala gelecek sanıyor
Hayat işte yuvarlanıyor, düşüyor,kalkıyor ve yine güçlenip yoluma devam edip gidiyorum
21 Nisan 2017 Cuma
İhtimaller üzerine
Ben sevebilme ihtimaline kapılmıştım
Sense sevmediğime inandırmıştın kendini
İkimiz farklı sulardaydık seninle
Ben sana ulaşmak için yüzme bilmediğim halde çırpınırken
Sense zaten gelmez deyip çoktan geri dönmüştün
Öyle ya hiç karşılaşamadık seninle
Dünya ufak derlerdi herkesi tekrar gördüm de sana uçsuz bucaksız oldu
Ben gelebilme ihtimaline kanmıştım
Sense çıkmaz yollar bulmuştun kendine
İkimiz farklı yollardaydık seninle
Benim yolum hep sana çıkarken
Senin yolun...
İhtimaller üzerine kurulan bir hayat!
Hala mı?
Evet bir ihtimal daha var
19 Nisan 2017 Çarşamba
Ya yaşanamayanlar
Gün gelir bütün yaşanılanlar unutulur adı mazi olur
Yavaş yavaş silinir hatıralar gözünden
Ölümü göze aldığın o gözleri, tuttuğunda güç aldığın elleri
Ezberinde kalsın diye dokunduğun o yüzü unutursun
Kavgaları mutlulukları derin kahkahaları hiçe sayar beynin
Sen inat etsende unutmam diye kader verdiği gibi söker alır senden
Ya peki yaşanamayanlar
Günlerce konuştuğunuz planladığınız yaşayamadıgınız nasıl unutulur?
Yaşananlar hazin olsa da yasanamayanlar hayaldir
Orda hiç kötülük yoktur, mutsuzluk, kavga yoktur
Elele kurduğun hayalin kahramanları değişir mi?
Saat seni ben geçiyor
Kalbimden geçen dilime dökülseydi
Deniz durulur, gökyüzü ağlar, takvimler geriye yaprak dökerdi
Seni tanıdığım güne...
Söylesene sevdiğim kaç bahar daha geçmeli unutmam için
Hayatına devam ederken sen bendeki bu tıkanıklık hayra alamet değil
Bedenler, şehirler, yürekler ayrıyken bir olan tek bişey kaldı avuçlarımda
Bir nefes alıyorum seninle
Senin nefesini ben çekiyorum içime
Yıl senin doğduğun, mevsim bana geldiğin, günlerden sen, saat seni ben geçiyor
Kıyafetin en güzeli senin giydiğin, cennet senin kokun, güneş içinde kendimi gördüğüm gözlerin...
Bu kadar hatrımdayken kaç yağmur seni unutturur bana
Kaç gece seni siler benden rüzgar bile beni sana savururken
Dedim ya kalbim yangın yeri dilim alabildiğine soğuk
Adın geçse ürperirim hala kuş olur gelirim yanına
İçimi bilmezsin belki ama dışım paramparça...
12 Nisan 2017 Çarşamba
Benden ruzgar esmez...
Dudaklarından dökülen her söz için gözlerimden bir damla akıttım
Şimdi kendi denizimde boğuluyorum
Değer görmek bir kaç beden büyük geldi sana
Değer verilmeliydi elbet bir kuşa bir aşa bir aşka
Ama bir insana verirken çok kez tartmalıydı gramını.
Beğendiği her şeyin ederini düşünmeliydi insan
Kıyafetse kalitesini yemekse lezzetini aşksa ne getirdiğini
Hele bir de insansa bu çiğ sütün hakkını verdiğini
Şimdi git anadolunun içine de olur cehennemin dibine de
Kaliten yerli olsa da karakterin çin malı ben seni alırsam elimde kalırsın.
Değerine değmem ederine kuruş vermem.
Fırtına kopsa yüreğimde bende rüzgar esmez
4 Nisan 2017 Salı
Geliyorum
Bir nisan yağmurunda geliyorum sana
Ne bir şemsiyem ne bir hırkam
Yalınayak geliyorum ıslanarak
Sen ısıtırsın yeniden
Korkmuyorum saçlarımdan akan damladan
Yıllarca gözlerimden akmıştı zaten
Elim boş kalbim dolu geliyorum sana
Bana dair hiç birşey almadan
Bir nisan yağmurunda geliyorum sana
Hayallere dal beklerken beni, biz olduğumuzu hatırla
Yollarda kalsın gözlerin
Kapılarda bekle
Günler saatler geçmek bilmesin
Bir çocuğun heyecanıyla bekle içinde çocuk kaldıysa
İçin içine sığmasın yeniden depremler kopsun içinde
Sözüm ona ayların mevsimin ne önemi var GELİYORUM SANA...
29 Mart 2017 Çarşamba
Her masal mutlu bitmez
Sana bir masal anlatayım
Bir varmış bir yokmuş sonra yine yokmuş
Aslında hiç olmamış var sanmış zavallı
Merdivenlerden ayakkabısını düşürmüş gelmemiş
Saçlarını balkondan aşağı sarkıtmış gelmemiş
Öpene kadar uykuya dalmış beklemiş ee yine yok
Meğer onun prensi o değilmiş.
Sonra mı?
O ermiş muradına diğeri çıkmış kerevetine
25 Mart 2017 Cumartesi
Sana SUSuyorum
Sus...
Konusmadığın yıllar hatrına bu defa gercekten sus
Gözümü kapattığım an yanıma, aklıma gel kimse görmesin
Beni kendine yasak ettin ya giderken
Söylenecek sözler vedalar hatrına sus...
Yaşıyorum elbet yaşamak denirse adına
Ara ara özlüyorum
Günler ayları kovalıyor ben seni
Sonra bin türlü yalanlara sığınıyorum
Kendimi bile inandırmak üzereyken sevmediğime
Sen yine konuşuyorsun artık sus...
Hesaplaşmak ahirete kalsın sen içimde kal kimse duymasın SUS...
15 Mart 2017 Çarşamba
Olmuş insan ham insandan iyidir
Suskunluğum yanlış olduğumdan değil yanılmış olduğumdandır
Her insanın hata yapma hakkı vardır elbet
Ama bazı hatalar
Yoldan olduğundan değil yoldaş olduğundandır...
9 Mart 2017 Perşembe
ZARar düşeştir
Zararın neresinden dönersen karardır
Belki geç verilmiştir belki İstanbul trafine takılmıştır
Ama sonunda
kanayan gönül kabuk bağlamaya razıdır
Hak hukuk bilmem artık bu benim için farzdır...
21 Şubat 2017 Salı
Bilmem kaç gün oldu olmayalı
Bugün sensizliğin bilmem kaçıncı günü
Belki ilk günüm belki sensiz son günüm...
Hayat ne tuhaf
Sen yerini yadırgadın bende ben sensiz geçen her anı
Sen şehrimdeki en olmayansın
Ama yokluğunu tek hisseden benim
Sen bile kendi kıymetini benden iyi bilemezsin
Kendi kıymetimi unutalı ise bilmem kaç gün oldu...
15 Şubat 2017 Çarşamba
Hayrına bir hayır ver
Ne acı
Hayırlısını diledim ellerim semaya bakarken
Ve
Sen gittin...
(Gidişinin de bir hayrını görmedim)
Şimdi bir dilek hakkım olsaydı eğer
Ya hayırsızı hayıra çevir
Ya da bendeki hayrıda al beni ona nasip et derdim...
(Hayrın kendine olmuştur umarım)
12 Şubat 2017 Pazar
Sen de gül(me)
Ben seni aynı yolda yürümediğim yoldaşım seçtim
Farklı yollar farklı insanlar seçtik resmimize...
Biz olamadık ama sen ben çok güzeldik
(Senle ben)
Dişlerimin gözükmediği her kahkahama
Gözlerimi dolduran ahhh keşke yoldaşımda olsa dediğim her mutluluğuma şükürler olsun
Mutluyum böyle dahasını da yaşadım biliyorum
Ben sensiz yarımken sen bensiz yar olduysan sende gül...
9 Şubat 2017 Perşembe
Kağıttan gemi...yoksun...
Kağıttan gemiler yaptım adressiz
Ne o nereye gideceğini biliyor ne kaptanın rotası var
Dalganın vurduğu yerdeyim gemi su alıyor yine
Bir zamanlar saçının telini saydığım şimdi hatırlayamadığım
Hiç tanımadığım sana gelmek istiyorum
Güneş yerini karanlığa bırakıyor batmak üzereyiz
Sen mi?
Ve sen yine yoksun
Herkes gülerken hıckırıkların duyulmaz
Sen tıpkı ölüm gibisin
Ani merhabalarınla ayak parmaklarıma kadar hissettiğim soğuk
Sonra feryat figan ağlayışlar
Sonra koca bir sessizlik...
7 Şubat 2017 Salı
Raki ben suyu sen...
Hani rakı içerken iki bardak verirler ya
Birinde rakın, hayatının anılarının geçici sahibi
Diğerinde su, her gidenin arkasından içilen buz gibi soğuk
Birini içip tam tadına varırken elin suya yeltenir aniden
Öyle öğrendik
İki bardak yalnızlıktan mı acaba diye de düşündüm
Belki de tokuşturacağı başka bardak yoktu ya da en sağlamı yine kendi bardağıydı
Senden sonra çok düşünür oldum
İlmek ilmek işledim yalnızlığı içime
Öyle ya o bardak bile sendin o gece
Rakı dolu ben su dolu sen
Ben rakıyı suyla karıştırdım sevdiğim
Sende karmakarışığım yine
Bir gece aniden tekrar gel
Unutuluyor tabiki
Bırak herkes bitti sansın
Sen de inan bittiğine
Hatta bende inanayım unutmanın varolduğuna
Allah var hergün andım adını
Ehh bazende kader benimle oynadı karşıma çıkardı
Kahvenin yanındaki sigaram oldun
Yaktım seni sonra içime çektim...
6 Şubat 2017 Pazartesi
Kadere bağlanan umutlar aklı terketti
Kader diye bir kitap var elimizde. Sanıyoruz ki içinde herşey kadere bağlı, kader yazılı, kader zamanlı...
Her kitabın bir de alt başlıkları vardır bizim yazıp oynayacağımız
Ve biz bilmeden yaşıyoruz
Suçu kadere atıyoruz.
Öyle ya güzel olan herşey bizim eserimiz kötü olan herşey kader
Bir de aklımız var ama zaten onu kullanamayacak kadar yorgunuz
Al benden de o kadar
Napalım kader...
22 Ocak 2017 Pazar
Özgür kalpler
Eğer bana birazcık inansaydın olurdu.
Ben sana inansaydim savaşırdım
Savaşsaydım kazanırdım
Kazansaydık mutlu olurduk
...
İkimizde inançsızdık bizim için
Belki herşey için bizden daha çok vakit ayırdık
Hatalı mı bilmem hiç düşünmedim belki ben belki sen
Ne farkeder göz bebeklerinde başka resimler varken
Artık inanmadıklarım kadar özgürsün
...
8 Ocak 2017 Pazar
Gelirdim sana sen gitmeseydin
Ben artık seni sigaramın dumanında bile saklamazdım ya dua et papatya falları hep seviyor diyor. (yahut onu da kandırmışsın)
İlahi ben kalbimde yerini bilmesem unuttum diyeceğim de gönülde tahtın var.
Kirası yok faturası yok zaten orda gelen misafirin bile yok
Yalnızsın...
Mutlusuz son
Hiç gözlerine bakamadan, hiç konuşamadan, hiç görmeden ve hatta hiç tanıyamadan...
Yarım kalmış cümlelerle ne anlarsan. Küçükken hikayeler bir yere kadar verilirdi. Devamını bizden beklerdi ve biz hayal gücümüzle hikayeyi bitirirdik.
Sözüm ona ben hepsine mutlu son yazardim.
Kendi hikayemin sonunu ben belirleyemedim.
Buyrun mutlusuz bir son yazın bana.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)